Ölçeklenebilirlik kripto varlıklara ne kazandıracak?
Ölçeklenebilirlik kripto varlıklara ne kazandıracak?
Kripto para piyasasının önemli isimlerinden Ethereum’un yeni versiyonuyla rakipleri arasında yerini almasının ardından kripto paralar için önemli bir değişken olan ölçeklenebilirlik kavramı tekrar tartışılmaya başlandı. Her hafta farklı bir zirveye tırmanan ve bütün piyasayı da beraberinde sürükleyen kripto paralar için büyümenin sürdürülebilir olmasının tek yolu büyümeden bağımsız ölçeklendirilebilir olmalarından geçmekte.
İktisadi literatürde yeni olmamakla birlikte finans dünyasındaki uygulamaları yakın zamanda görmeye başladığımız ölçeklenebilir olma özelliği herhangi bir firmanın büyüme potansiyeli ile mevcut teknik kapasitesi arasındaki korelasyonu göstermekte. Finans dünyasındaki bütün oyuncularda olduğu gibi kripto varlık dünyasında da kaynaklar sonsuz değil ve pazar payını arttırmak isteyen bir şirket için kısıtlı kaynaklarını en etkin şekilde hizmet veya ürüne dönüştürebilmek, talebi doğru yönlendirerek arzı yeterli şekilde kullanmak ölçeklenebilir bir şirketin sahip olduğu temel fonksiyonlardan.
Kripto varlık piyasasında ise gerçekleşen her işlem merkezi kontrol noktalarından uzak yapı dolayısıyla her nod tarafından onaylanarak gerçekleşebilmekte. Dolayısıyla sistem belli bir zamanda belli sayıda işlemi yürütebilecek performansı kullanıcılarına sunabiliyor. Ölçeklenebilirlik bu aşamada önem kazanmakta, zira kripto varlık şirketleri ancak işlem kapasiteleri kadar yatırımcıların taleplerine cevap verebilmekte ve kapasite düşüklüğü müşteri ve dolayısıyla finansal kayıp anlamına gelmekte.
Kripto varlık pazarında işlemler bir araya getirilmekte ve bloklar olarak gruplanmakta. Blokzincir teknolojisinin özelliklerinden biri olarak bloklar sadece bütün bileşenlerinin doğruluğu onaylanırsa kabul edilerek sisteme dahil edilmekte. Bloklar genel olarak onar dakikalık sürede yaratılmakta ve bu süreye de ‘blok zamanı’ adı verilmekte. Blok zamanının performans veya altyapı gibi nedenlerle uzadığı durumlarda ise sistem kitlenerek işlemleri engellemekte.
Ethereum örneğinde gördüğümüz gibi altyapı kapasitesinin arttırılması ve beraberinde daha yüksek güvenlik standartlarının sağlanması kripto varlık piyasasında birçok yatırımcının talep ettiği temel özelliklerden. Bununla birlikte sistemdeki işlemlere cevap verebilme hızının finansal etkileri ile birlikte itibar etkisi de söz konusu. Ödeme sistemlerinde de benzer bir yapı üzerinde faaliyet gösteren şirketlerden Visa saniyede 65.000 işleme cevap verebiliyorken PayPal 193 işleme cvap verebilmekte. Bitcoin ise saniyede sadece yedi işlemi cevaplayabilmekte.
Ölçeklendirme çalışmalarında şimdiye kadar tanımlanan iki yöntem dik ve yatay ölçeklendirme olarak adlandırılmakta. Dikine ölçeklendirmede bireysel işlemlerin hızı arttırılmak istenmekte ve her noda ek güç ve hafıza takviyesi yapılabilmekte. Yatay ölçeklendirmede ise sistem kapasitesi daha çok işlemci eklenerek bütünsel olarak arttırılmaya çalışılmakta
Ölçeklendirme kripto varlık piyasasındaki hızlı büyüme evresi nedeniyle önemini arttırmakta. Piyasada taşların yerine oturduğu şu dönemde daha büyük balıklar değil, daha hızlı balıklar müşteri taleplerine cevap vererek başarılı olacaklar. Kripto varlık piyasalarındaki gelişmeleri analiz etmeye devam edeceğimiz yazılarımız için sosyal medya hesaplarımızı takip edebilir, contact@cryptoindexseries.com adresinden bize ulaşabilir ve CryptoIndexSeriesTM platformunun kripto varlık dünyasıyla ilgili size sunduğu yenilikleri deneyimleyebilirsiniz.
#RegulatoryPerspective, #CentralBankDigitalCurrency, #CDBC, #BTC, #PSD1&2, #ECB, #EUCryptoMarket, #CryptoIndexSeries, #CryptoCurrencies, #Taxonomy, #WhitePaper, #NewFinance, #Exchange, #Coin, #TokenEconomy, #MarketCapitalisation, #BusinessModelEconomy, #CryptoAssets, #CryptoSectors, #CryptoTrading, #CryptoTaxonomy, #StableCoins, #DecentralisedFinance, #InitialCoinOffering, #PotemkinCryptoAssets, #RegulatoryBody, #Libra, #Diem, #FINMA, #Scalability.
Referanslar
